Blogda Aramak İçin TIKLAYINIZ

Fransız Edebiyatının Doğuşu ve Gelişmesi


Fransız Edebiyatının Doğuşu ve Gelişmesi



1 — Merkezi bir hükümet kurup devlet idaresini sıkıca eîe almaya henüz muvaffak olamayan kıratların derebeylerle mücadeleleri.



2 — Kralla Derebeylerin arasında kalmış şehirler halkının zor durumu. Derebeyler yağmacı olduğu için şehirler halkı, vergilere rağmen, Kral taraftarıdır.



3 — Toprağın ve Derebeyin esiri olan köylü sefil ve perişandır. Bütün varlığı ile dine dönmüş kurtuluşu imanından bekler.

Kültür durumu:

Kültür kaynağı olarak kiliseyi görüyoruz. Pek mahdut ve tamamıyla kilise mensuplarından mürekkep denebilecek bir müneverîer zümresi ha*riç, Derebeyler ve şehirler halkı da köylü gibi okuma yazma bilmez. Hukuk, İlim, Felsefe ve İbadet dili lâtincedir.

İlk edebî örnekler:



1 — Dini mahiyette şiirler, ilâhiler, evliya destanları: (Sequence de Sainte Eulalie 880)

IX uncu asrın sonlarına doğru vücuda getirilmiş ve asonans denilen vezinle tertip edilmiş bir kadın Evliya ilâhisidir. Serment de Strasbourg gibi onun da edebî bir mahiyeti yoktur. Serment de Strasbourg 842 de biri Cermen diğeri Fransa kralı olan iki kardeş arasında Strasburg'da

her iki milletin dinî ve siyasî mümessilleri önünde aktedilmiş bir ahi name olup bütün ehemmiyeti dil ve tarih bakımındandır. Zira her iki milletin kendi dilinde yazılmış birer nüshası olan bu ahitname gerek ALİ; gerek fransız dil tarihi bakımından çok önemlidir.



2 — Kahramanlık destanları, Şövalye menkıbeleri: Les Chansons c Geste; bu tarz şiirler Fransız edebiyatının asıl başlangıcı sayılır. Bunlar daha XI ci asırda başlayıp XIV cü yüzyıla kadar halkın ilgisini çekme] devam edebilmesi ve daha çok sonraları da türlü romanesk şekiller al. rak sürüp gitmesi her tabaka halkın bu gibi kahramanlık ve şecaat men Kabe'lerine karşı olan (insiyakı) içten gelme ve devamlı sevgisini gösteri Bunların en güzel ve klasik diyebileceğimiz örneği hiç şüphesiz (L chanson de Roland) dır. Bu destanın el yazması Oxford'dadır. 1080 senesinden evvele ait olduğu bilinir. Mevzuu: Frank İmparatoru Şarlman'm yeğeni ve pervasız bir Şövalye olan Roland'nı başka şövalyelerle birlik! Endülüsü fethetmiş olan Müslümanlarla (Mağribi) Pirene dağlarının b( gazlarından (Roncevaux) geçidindeki çarpışmasını anlatır.

Kahramanlık destanları şekil olarak, ilâhiler gibi. asonanslı vezinli yazılmışlardır. Asonans tam bir kafiye değildir. Sadece son heceleri sesli harfleri birbirini tutar.



3 — Romanesk hikâyeler: a — Haçlı seferleri hikâyeleri, b — il çağ (antik devir) hikâyeleri (Yunan - Lâtin mevzulu hikâyeler) c — Britanya hikâyeleri.

Batı Hıristiyan'ları Hazreti İsanın Kudüsteki mezarını Müslümanlardan kurtarmak için rahipler ve krallar tarafından dinî bir vazifeye çağrılı] haç ve kılıca sarılınca, yan barbar garp dünyası eski medeniyetleri] özünü içinde öğütmüş olan doğuyla doğrudan doğruya temasa geçmiş oldu Her sahada olduğu gibi bunun edebî sahada da tesiri göründü, böylece bir çok haçlı seferleri ortaya çıktı. Bu hikâyelerde dinî renk, Müslüman larla Hıristiyanların çarpışmaları büyük bir yer tutmakla beraber şar! romaneskinin de garp dünyasına bir hayli nüfuz ettiği fark edilebilir.

Bugün olduğu gibi Ortaçağda, İngiltere'nin Gal eyâletiyle Fransa'nın Armotik yarımadası denilen Bretagne eyâletinde sıkışıp kalmış olan Keltler dünyanın en romanesk ve en hayalperest kavmi olarak tandır. Orta*çağda Fransız edebiyatına olduğu kadar İngiliz ve hatta italyan edebiya*tına bile nüfuz etmiş olan Britanya romanının başlıca kahramanları Kral Arthur ve sihirbaz Merlin (Merddhin) ile yuvarlak masa şövalyeleridir.

Britanya romanının başlıca hususiyetlerinden biri de edebiyatta Or*taçağ edebiyatında aşka en mühim yeri vermesidir. Yalnız Ortaçağın değil, bugüne kadar bütün dünya edebiyatının da en güzel aşk edebiyatı Örneklerinden olan Tristan ve (Isolde) İsenlt hikâyesi bir Britanya romanıdır. Opera nevininin yeniden yaratıcısı sayılan Wagner mevzularını Cermen efsanelerinden olduğu kadar Kelt efsaneleri arasından seçmiştir. Britanya romanı yazanlar arasında Chretien de Troyes başta gelir.



4 — Tarih: Vak'anüvisler (1150, 1164-1213) Villehhardoin istanbul'un Haçlılar tarafından zaptını ve Join Ville (1224 - 1319) Kral St. Louis'nin haçlı seferini anlatmıştır.



5 — Lirik şiir: Troubador denilen Provansah ozanların anlattıkları ve terennüm ettikleri aşk hikâyelerinin Fransız lirik nev'i üzerinde büyük tesiri olmuştur. Bütün bu neviler daha ziyade asilzadelere ve münevver sınıfa hitap ediyordu.



6 — Komik hikâyeler ve şiirler: Halk edebiyatının en özlü örnek*lerini vermiş olan bu nevi iki kısma ayrılır.

a — Tilkinin hikâyeleri. Le roman de Renart

Her kavmin halk edebiyatında rastlanılabilen hayvan hikâyeleri vardır. (Le roman de Renart) da bunlardan olup çeşitli kısımlara ayrılır. Bun*ların her birinde hayvan cemiyeti perdesi altında gülünç ve ahlâki sah*nelerle insan cemiyetinin muhtelif durumları tenkid edilir. Bu hikâyelerin yaratıcısı halktır ve temelini her memleket ve devir, insanın zaafları, hırstan, gülünç ve noksan tarafları teşkil eder.

b — Les Fabîiaux : Ortaçağ Fransa' sındaki halk tabakasının bazan realist bazan da fazla kaba bir ifade ile içtimaî hayatı anlatan komik şiirlerdir.

Esas kahramanları : Kan - koca, şövalyeler, papazlar. Başlıca vak'a-lar aldatma, dayak, gülünç veya ayıp sahneler. Kabalık, zorbalık ve hile ile elde edilmiş mevzuların hikâyesi.



7 — Halk lirizmi. Rutebeuf. Halk şairi olan Rutebeuf kahramanlık destanları hariç, her nevi edebî eserler vermiştir. Hissî, hicvî, komik, dinî mevzuları ifade edebilmiştir.



8 — Öğretici ve ahlâkî edebiyat: Halk edebiyatının komik ve hiciv nevileri sürüp giderken klişe muhitinde inkişaf etmekte olan ahlâkî yazı-larıyla felsefî ve dinî mahiyetteki eser de mahdut bir zümre için semere vermekte devam ediyordu. Bunların arasında Saint Thomas d'Aguin: Aquinli veli Thomas'ın (Şurama theologica) ilahiyat bilgileri külliyatı ve Roger Bacon'nun (Opus maius) (Büyük eser) atlı yazıları bilhassa zikre değer.

Bütün bu ilim, felsefe, ahlâk ve din bilgisi çalışmalarının neticesi olarak, öğretici ve ahlâki bir edebî nevi meydana geldi. Bunun en parlak Örneği iki ayrı muharrir tarafından yazıldığı için iki kısma ayrılan (Le roman de la Rose), allegorque = ahlâkî bir eserdir. Gülün romanı remzî bir eserdir. İki esas şahsiyet. Gül — sevgili ve aşık. Bunların etrafında bir takım remzî şahsiyetler vardır. Kibarlık, hüsnü kabul, iyilik ve fenalık, kıskançlık, korku, tehlike ve saire 22817 mısrahk büyük bir eser olan (Gülün Romanı) nın 4669 mısralı birinci kısmı Guillanrae de Lorris tarafından kaleme alınmıştır. Aşağı yukarı kırk sene sonra 1277 senesine doğru Meungsur - Loire havalisinde Jean Clopinel geri kalan kısmı yazmıştır.

*
Academics Art History  Blogs - BlogCatalog Blog DirectoryAcademics Blogs - Blog Top Sites