Blogda Aramak İçin TIKLAYINIZ

ingilizce Bağlaçları Kullanma - 2

İngilizce Bağlaçlar - 2


Adverbial (Subordinating) Conjunction

Bu Grup anlamlarına göre 6 gruplara ayırarak inceleyeceğiz

Grup 1: Time Conjunction: Zaman bağlaçlarıdır
Grup 2: Cause Conjunction (Sebep bağlaçları)
Grup 3: Concession Conjunction (Zıtlık Bağlaçları)
Gurp 4: Result Conjunction (Sonuç bağlaçları)
Grup 5: Purpose Conjunction (Amaç Bağlaçları)
Grup 6: Expectation Conjunction (Beklenti Bağlaçları)
Bağlaçlar Genel Tekrarı

////////////////////////////////////////////////////

Grup 1: Time Conjunction:

Zaman bağlaçlarıdır

When: ..........dığı zaman
After: ..........den sonra
Before: ..........den önce
As: ..........iken
While: ..........iken
Just as: ..........tam iken
Until / Till: ..........ceye kadar
By the time: ..........ceye kadar
Since: ..........dığından beri
As soon as: ..........ir, ..........imez
As long as: ..........dığı sürece
Once: ...........ce / ca
No sooner ......................than: .....mesi ile .....mesi bir oldu
Hardly / Scarcely ..........when: tam ............mıştı ki ...........oldu

İngilizce de -since- bağlacı dışında diğer Zaman bağlaçlarının olduğu cümlecikte hiç bir future tense kullanılmaz. Zaman baçlacının olduğu cümle asıl cümleden zaman bakımından ilerde olmalıdır, buna zaman uyumluluğu denir. Bu zaman uyumuna sadece -since- zaman bağlaçı uymaz.

Since: ..........dığından beri.

I haven’t seen them since they moved to another town. - (Onlar başka bir kasabaya taşındıklarından beri onları görmedim.)

Bağlacın bulunduğu cümlecik yan cümleciktir.

As ve While : ikisi de -.........iken- anlamındadır. Olayların oluşma süreleri bu iki bağlacın kullanımını belirler.

By the time : Bağlacının kullanımında zaman uyumu açısından iki alternatif vardır.

1 . The children will have slept by the time we arrive at home. - (Biz eve varıncaya kadar çocuklar uyumuş olacaklar.)

Bu cümlede eve varma olayının gelecekte olduğunu, çocukların uyumasının da gelecek te olan eve varma olayından önce olduğunu anlıyoruz.

Futurlu tenseler bağlaç cümleciklerinde kullanılmadıklarından alternatifi olan Simple present’e gidilmiştir

2 . By the time we arrived at home, the children had slept. (Biz eve varıncaya kadar çocuklar uyumuştu.)

Bu cümleden eve varma olayının geçmişte olduğunu ve çocukların uyumasının geçmişte olan eve varma olayından önce gerçekleştiğini anlıyoruz.

Untill / Till : By the time için verilen özellikler Until / Till için geçerli değildir. Çünkü by the time’daki önceye çekme hareketi Until / Till’de yoktur. Until / Till kullanım bakımından birbirleri arasında bir fark yoktur.

I will wait for you until (till) you return. - (Siz dönünceye kadar sizi bekleyeceğim.)

As: Kısa süreli olaylarda kullanılır. dışarı çıkarken, eve girerken vb. Bu nedenle “as” bağlacının olduğu cümlecikte simple zamanlar (continuous olmayan) kullanılır.

As I went out, it began to rain. (Ben dışarı çıkarken yağmur yağmaya başladı.)

While: Uzun süreli olaylarda kullanılır. televizyon izlerken, oyun oynarken vb. Bu nedenle “while” bağlacının olduğu cümlecikte continuous’lu zamanlar kullanılır.

While I was waiting, it began to rain. (Ben beklerken yağmur yağmaya başladı.)

Just as: Bu bağlacın kullanımında yan cümlecik zamanı “as”ten dolayı kısa olaylardır ama “just”tan dolayı da continuous’ludur. Bu sürekli zaman genellikle “past continuous”tur.

Just as I was leaving home, the phone rang up. (Tam ben evden ayrılırken telefon çaldı.)

By the time / until – till: by edat olup bir ismin önünde ve future perfect ile kullanılır. the time’ın eklenmesi ile bağlaç olur. Until ve till arasında hemen hemen bir kullanım farkı yoktur. Üçü de “.........ceye kadar” anlamını verir.

No sooner ......................than: .....mesi ile .....mesi bir oldu
Hardly / Scarcely ..........when: tam ............mıştı ki ...........oldu


I had no sooner left home than it began to rain. (Evden ayrılmamla yağmurun yağmaya başlaması bir oldu.)

İki olay vardır. En son olan past; öncesinde olan Past perfect ile ifade edilir.

Bu cümleyi “hardly...........when” ile de aynı anlama gelmek üzere aktarılabilir.

I had hardly left home when it began to rain. (Tam dışarı çıkıyordum ki yağmur yağmaya başladı.)

Not: “no sooner..........than” ve “hardly............when” bağlaçları kullanımda başa alınabilir. Bu durumda cümle devrik yapılır.

He had no sooner bought a car than he had an accident. (Arabayı alması ile kaza yapması bir oldu.)

No sooner had he bought a car than he had an accident. (Arabayı alması ile kaza yapması bir oldu.)

Hardly had I left home when it began to rain. (Tam dışarı çıkıyordum ki yağmur yağmaya başladı.)

Before :

We will visit our clients before we have lunch. / Öğle yemeği almadan önce müşterilerimizi ziyaret edeceğiz

After :

You can sell this merchandise after we open new season./ Sen (Siz) Bu malları biz yeni sezonu açtıktan sonra satabilirsin(iz).

When :

I met them when we were in London. (Biz Londra’dayken onlarla karşılaştım.)

As long as: dığı sürece:

As long as the vessel wait at the port, time will count. - (Gemi limanda kaldığı sürece, zaman sayımı devam edecektir.)

As soon as: Er ermez

Pls get our vessel's sail from the port as soon as she complete her discharge. - (Lütfen gemimizi tahliyesini bitirir bitirmez hareket ettiriniz.)

Once: ...........ce / ca

We can start once he arrives. - (Gelir gelmez başlayabiliriz.)

////////////////////////////////////////////////////

Grup 2: Cause Conjunction

(Sebep bağlaçları) :

Sebep bağlaçları ana cümlecikteki eylemin neden gerçekleştiğini anlatan yan cümleciğin başında bulunur. Bu bağlaçların hepsi de “.......dığı için” anlamındadır. Ayrıca zaman uyumu bu bağlaçlarda da vardır.

Because
As
Since
Seeing that
Now that
Given that

We had to give up the project since it began to be expensive.- (Proje pahalı olmaya başladığı için ondan vaz geçmek zorunda kaldık.)

As he didn't bring the money, he didn't get the book. - (Parayı getirmediği için kitabı alamadı.)

They couldn’t arrived there in time because the traffic was heavy. (Trafik yoğun olduğu için oraya zamanında varamadılar.)

Aşağıda verilmiş olan yapılar normal kullanımları ile edat yapısındadırlar. Bu edatların hepsinin anlamı “.....den dolayı”dır. Bu edatlara “the fact that” eklenerek bağlaca dönüştürülür. Bağlaç olduklarında yukarıdakiler gibi “....dığı için” anlamındadırlar.
Sebep bağlaçlarının anlamlarının bilinmesi yeterli olur.


Due to
Owing to
Because of ..........den dolayı + the fact that: ..........dığı için
On account of
In view of

We called off the match owing to the rain. (Biz yağmurdan dolayı maçı iptal ettik.)

Bu kullanımı ile “owing to” edattır. Çünkü edatlar bir isim ile kullanılır; bir cümlecik ile değil. Ayrıca “the fact that” almamıştır. Şimdi bunu bağlaç olarak kullanalım.

We called off the match owing to the fact that it was raining. (Biz, yağmur yağdığı için maçı iptal ettik.)

“Owing to the fact that” in bağlaç olduğuna, ve sonrasında bir cümlecik olduğuna dikkat ediniz.

No one could live over there due to cold weather. (Soğuk havadan dolayı kimse orada yaşayamaz.)

No one could live over there due to the fact that it was extremely cold. (Orada hava son derece soğuk olduğu için kimse yaşayamaz.)

////////////////////////////////////////////////////

Grup 3: Concession Conjunction

(Zıtlık Bağlaçları):

Concession taviz, ödün demektir. Gramatikal olarak zıtlık anlamı vardır. -despite- ve -in spite of- edat olup -the fact that- eklenmesi ile bağlaca dönüşürler. Beşi de eşanlamlı olup -.....e rağmen- anlamındadır

Though
Even though
Although
Despite the fact that
İn spite the fact that

In spite of the fact that the UN made vigorous efforts, the two sides couldn’t agree on the border dispute. - (BM’lerin yoğun çaba göstermesine rağmen, her iki taraf sınır anlaşmazlığında görüş birliğine varamadılar.)

Although we sent a lot of fax messages to you since one week, still we have not received any reply from your side. - (Size bir haftadan beri bir çok faks mesajı göndermemize rağmen sizden hala bir yanıt alamadık.)

Though we sent a lot of fax messages to you since one week, still we have not received any reply from your side. - (Size bir haftadan beri bir çok faks mesajı göndermemize rağmen sizden hala bir yanıt alamadık.)

Even though Sunday & Holiday used time will not to count. - (Pazar ve tatil günleri kullanılsa bile zaman sayımı devam etmeyecektir. )

Beşi de eşanlamlı olup “.....e rağmen” anlamındadır. “despite ve in spite of” edat olup “the fact that” eklenmesi ile bağlaca dönüşürler.

Aşagıda ki iki zıtlık bağlacı “....iken, oysa” anlamındadır.

Whereas
While

The control group’s results were favourable, whereas the patient group’s results were unfavourable. - (Kontrol grubunun sonuçları olumluydu, oysa hasta grubunun sonuçları olumsuzdu.)

The control group’s results were favourable, while the patient group’s results were unfavourable. (Kontrol grubunun sonuçları olumluydu, oysa hasta grubunun sonuçları olumsuzdu.)

Whereas ve While eşanlamlı olup birbirlerinin yerine kullanılabilirler.

However + (Sıfat – Zarf)
Whatever + (İsim)
No matter + (QW)

Zıtlık bağlaçlarının en önemlileri bunlardır. Kullanıldıkları sözcüklere göre “ne olursa olsun” gibi bir zıtlık anlamı katarlar. Normalde bağlaç kullanımında bağlaçtan hemen sonra bir özne vardır. Eğer bir bağlaç kullanımında özneden önce bir sözcük varsa, bağlaç mutlaka yukarıdaki üçünden biridir

However hard he may study, he can’t be successful. (O ne kadar sıkı çalışırsa çalışsın, başarılı olamaz.)

Whatever decision the government may take, inflation seems to rise. (Hükümet hangi kararı alırsa alsın, enflasyonun yükseleceği görünüyor.)

No matter what he does, he can’t persuade us. (O ne yaparsa yapsın bizi ikna edemez.)

////////////////////////////////////////////////////

Gurp 4: Result Conjunction

(Sonuç bağlaçları)

Bu bağlaçlar esas cümlecikteki yargının sonucunu veren yan cümleciğin başında kullanılırlar. Bu bağlaç grubunda iki tane bağlaç vardır. İkisi de “öyle.........ki” anlamındadır.

So (Sıfat, zarf) that
Such (isim) that

She is so clever that everyone admires her. - (O öyle zekidir ki herkes ona hayrandır.

He is such a man that you can rely on him. - (O öyle biridir ki ona güvenebilirsiniz.)

Sıfat ve zarflar için “so..........that”; isimler için “such..........that” kullanılır.

Sıfat Tamlamaları: Türkçe’de bir ismi bir sıfat nitelediği zaman bu bir sıfat tamlaması olur.

a weather (bir hava) - a nice weather (güzel bir hava)
a car (bir araba) - an expensive car (pahalı bir araba)
a girl (bir kız) - a beautiful girl (güzel bir kız)

Yukarıdaki sıfat tamlamaları tekil veya sayılabilen isimlerin kullanıldığı sıfat tamlamalarıdır. Ayrıca çoğul ve sayılamayan isimlerin de kullanıldığı sıfat tamlamaları vardır. Doğal olarak bunların önünde “a veya an” belgisiz tanıtıcı eki yoktur.

cloth (kumaş) - nice cloth (güzel kumaş)
cars (arabalar) - expensive car (pahalı arabalar)
girls (kızlar) - beautiful girls (güzel kızlar)

sıfatın belgisiz tanıtıcı ek ile isim arsına geldiği sıfat tamlamaları düzenli sıfat tamlamalarıdır. Eğer sıfat tamlamalarında sıfat ile belgisiz tanıtıcı ek yer değiştirirse bu sıfat tamlamaları bozuk sıfat tamlamaları olurlar.

Düzenli Sıfat Tamlaması - Bozuk Sıfat Tamlaması
a nice weather (güzel bir hava) - nice a weather (güzel bir hava)
an expensive car (pahalı bir araba) - expensive an car (pahalı bir araba)
a beautiful girl (güzel bir kız) - beautiful a girl (güzel bir kız)

Not: Düzenli sıfat tamlamalarında “such...........that”; Bozuk sıfat tamlamalarında “so..........that” bağlacı kullanılır.

He is such an intelligent student that he can study abroad. - (O öyle zeki bir öğrenci ki yurt dışında öğrenim göreblir.)
He is so intelligent an student that he can study abroad. - (O öyle zeki bir öğrenci ki yurt dışında öğrenim göreblir.)


////////////////////////////////////////////////////

Grup 5: Purpose Conjunction

(Amaç Bağlaçları):

Esas cümlecikteki yargının amacını belirten yan cümleciğinin başında kullanılırlar. İki tanedirler ve ikisi de aynı anlamdadırlar. “..........mesi için” anlamındadırlar.

In order to
So as to

Bu yapı ile mastardırlar ve “..........mek için” olarak çevrilirler. Yapılarındaki “to” atılıp yerine “that” eklenerek bağlaca dönüştürülürler. Bağlaca dönüşürken “so as to”daki “as”te atılır. Böylece amaç bağlaçlarımız “in order that” ve “so that” olur.

In order to ....mek için (mastar yapısı) - in order that....mesi için (bağlaç yapısı)
So as to ....mek için (mastar yapısı) - so that ....mesi için (bağlaç yapısı)

I went abroad in order to learn English.- (Ben İngilizce öğrenmek için yurt dışına gittim.)
I sent my daughter abroad in order that she could learn English. - (Kızımı İngilizce öğrenmesi için yurt dışına gönderdim.)

In order that ile so that bağlaçlarının kullanımı arasındaki fark şudur:

In order that: ...........mesi için ifadesinde ikisinin de isteği vardır. So that: ................mesi için ifadesinde sadece söyleyenin isteği vardır.

I barred my windows so that no one could get ınto my house.- (Evime kimsenin girememesi için pencerelerimi demirledim.)

////////////////////////////////////////////////////

Grup 6: Expectation Conjunction

(Beklenti Bağlaçları)

Esas cümlecikteki yargının hangi beklentiden dolayı istendiğini açıklayan yan cümleciğin başında kullanılan bağlaçlardır. İki tanedirler ve birbirinin alternatifidirler.

In case: ...........diye
Lest (for fear that): ...........mesin

I have to make some preparions in case someone may drop in. - (Birisi uğrar diye bazı hazırlıklar yapmak zorunda kaldım.)

Drop in: (bir yere) uğramak

Eğer yukarıdaki cümlede “lest” bağlacı kullanılsaydı aşağıda görüldüğü gibi anlam ters olurdu.

I have to make some preparations lest someone may drop in. - (Birisi uğramasın diye bazı hazırlıklar yapmak zorundayım.)

////////////////////////////////////////////////////

Bağlaçlar Genel Tekrarı

Since: İki değişik kullanımı vardı. Birincisi zaman bağlacı olarak “..........dığından beri” diğeri ise sebep bağlacı olarak “..........dığı için” anlamındaydı.

As: En karmaşık kullanıma sahip olan bağlaçtır. Dört değişik anlamda kullanılır.
1.) ..........iken
As he stopped up the stairs, he fell down (O merdivenleri çıkarken aşağı düştü.)

2.) ..........dığı için
As he was a prominent figure, everyone respected him. (O saygın bir şahsiyet olduğu için herkes ona saygı gösterir.)

3.) ..........dığı gibi
As I told you he was upright. (Sana söylediğim gibi o haksız çıktı.)

İngilizce’de “.......dığı gibi” ifadesi bağlaç olarak kurulur. Bu nedenle “as” kullanılır. “like” gibi anlamındadır ama edat olduğu için bir cümlecik önünde kullanılamaz. Çünkü edatlar isimler ile kullanılırlar.

4.) ...........dıkça
As we grow old, we become more sensitive. (Biz yaşlandıkça daha hassaslaşırız.)

While: İki değişik anlamda kullanılır.

............iken: Zaman bağlacı olarak.
............oysa, iken: Zıtlık bağlacı olarak

So that: İki farklı anlamda kullanılır.
..........mesi için: Zaman bağlacı olarak bu anlamda kullanılır.

The doctor explained my illness in medical terms so that I couldn’t understand. - (Doktor anlayamamam için hastalığımı tıbbi terimlerle açıkladı.)

Bu nedenle: Sebep bağlacı olarak bu anlamda kullanılmaktadır.

The doctor explained my illness in medical terms, so that I couldn’t / didn’t understand anything. - (Doktor, hastalığımı tıbbi terimlerle açıkladı, bu nedenle hiç bir şey anlayamadım / anlamadım.)

*
Academics Art History  Blogs - BlogCatalog Blog DirectoryAcademics Blogs - Blog Top Sites